BOĞAZLARIN KURTULUŞU NASIL KUTLANDI?

        Boğazlar 1918-1923 yılları arasındaki işgal döneminde bir komisyon tarafından yönetilir. Türkiye'nin bağımsızlığına aykırı olan bu durum Lozan Antlaşması'nda da devam eder. Nitekim cumhuriyetin ilanından 13 yıl sonra, 1936 yılında yapılan Montrö Antlaşması ile boğazlar emperyalist işgalin sona erdiği, Türk askerlerinin yeniden yer aldığı duruma erişir.

            İşgal Dönemi'nde Galata Kulesi'nin tepesine Britanya bayrağı asılmıştır. Boğazların denetimi İtilaf Devletleri tarafından gerçekleştirilmektedir.

İşgal Dönemi'nde Galata  Kulesi'nin Tepesine Asılan Britanya Bayrağı

Kaynak: Imperial War Museums.

Bağlantı: https://www.iwm.org.uk/collections/item/object/205249389

İşgal Dönemi'nde Galata Kulesi'nde Gözcülük Yapan Britanya Askerleri

Kaynak: Imperial War Museums.

Bağlantı: https://www.iwm.org.uk/collections/item/object/205249390

       Cumhuriyet ilan edildiktan sonra dahi Boğazlar Türkiye Cumhuriyeti'nin denetiminde değildir. Ülkenin doğusu ve batısı bizimdir. İstanbul'un Avrupa Yakası, Anadolu Yakası bizimdir. Fakat Karadeniz'den Çanakkale'ye doğru uzanan ara bölgede bulunan Boğazlardaki karar verme hakkı bize ait değildir. İşte bu durum cumhuriyetin ilanından sonra tam 13 yıl sürer. 1936 yılına gelindiğinde ise II. Dünya Savaşı öncesi siyasal atmosferde başarılı bir diplomatik girişimde bulunan devlet, düzenlettirdiği uluslararası toplantı sonrasında imzalanan Montrö Antlaşması ile Boğazların bağımsızlığını temin eder. 

        Montrö'nün imzalanması halkta bayram neşesi yaratır. İstanbul ve Ankara'da kutlamalar gerçekleşir. Beyazıt Meydanı'nda toplanan halk zafer mitingi yapaprken, Boğaz'dan geçecek olan donanmanın haberini alan vatandaşlar tekne ve sandallarla denize inip karşılama yaparlar.

Beyazıt Meydanı'nda yapılan mitingden görüntüler.

Halk donanmayı denizde karşılıyor.